2017 yılında çıkan 680 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Millî Piyango İdaresi, Türkiye Varlık Fonu‘na devredildi. 2020 yılında ise Türkiye Varlık Fonu ile Sisal Şans arasında imzalanan sözleşme kapsamında, Millî Piyango İdaresi tarafından yürütülen şans oyunları Sisal Şans’a devredildi.
Sisal Şans (Sisal Şans İnteraktif Hizmetler ve Şans Oyunları Yatırımları Anonim Şirketi), Demirören Holding ve İtalyan Sisal S.p.A tarafından kurulmuş bir şirkettir.
Milli Piyango özelleştirildiği için vatandaşın aklında haklı olarak bir soru beliriyor: Milli Piyango çekilişleri şaibeli mi?
Bu sorunun cevabı muhtemelen “evet” olmakla birlikte yaşanan şaibeleri mahkemelere taşımak suretiyle ispat etmek imkansız. En azından şu devirde imkansız. Sisal Şans oyunlarının ortaklarından biri olan Demirören Holding’in iktidarla olan yakınlığı nedeniyle ortada bir şaibe varsa bile bunun araştırılması ve cezalandırılması imkansız. Zira mevcut siyasal iktidar buna izin vermeyecektir.
Tıpkı mafya lideri Sedat Peker‘in Süleyman Soylu hakkındaki tüm iddialarının araştırılmaması ve üstünün örtülmesi gibi, Milli Piyango oyunlarında da olası bir şaibenin araştırılması bir yana, şaibenin hasıraltı edilmesi daha olağan bir hareket olacaktır.
Tabi sayısal loto özelleştirildi ve şaibeler başladı demek doğru olmayacaktır. Zira ta 2016’da bile şaibeli durumlar yaşanmıştı. Örneğin 2013-2016 yıllarında Ankara Yenimahalle’ye 18 defa büyük meblağlı ikramiye çıkması gibi:
(Büyük meblağlı ikramiyelerin 18 defa Yenimahalle’ye çıktığı kesin! Ancak buradaki tarih ve meblağlar teyite muhtaç.)
Bu konuda yapılmış haberlerde şaibe ihtimaline dikkat çekilmişti.
Uzun bir süre devlet kurumlarını ele geçiren FETÖ’nün ÖSYM sınavlarında yaptığı kopya skandallarının bir benzerinin Milli Piyango’da da yaşanmış olması hiç kimseyi şaşırtmayacaktır.
2020 yılında Milli Piyango çekilişlerindeki şaibe iddialarını TBMM gündemine taşıyan CHP Kocaeli Milletvekili ve Parti Meclisi üyesi Tahsin Tarhan şu açıklamalarda bulunmuştu:
“31 Aralık 2018 çekilişinde büyük ikramiyenin isabet ettiği “7615536” biletin sahibi çıkmadı. Kurum tarihinde ilk defa o yılın büyük ikramiyesi Hazine’ye devredildi. 31 Aralık 2019 çekilişinde ise kurum başka bir olayla gündeme geldi. Hatırlanacağı üzere o çekilişte noterler çekiliş devam ederken kendi aralarında diyalog kurdu, kameraların önünde birbirlerine “sus” işareti yaptılar.
Rakamlar daha çekilmeden televizyon yayında alt yazı olarak kazanan numaralar verildi. Bu kabul edilemez nitelikte olayları TBMM gündemine taşıdık. Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Berat Albayrak sorularıma yanıt vermek yerine, internet sitelerini adres gösteren “link” gönderdi. 31 Aralık 2019 gecesi yaşananlara yönelik olarak ciddi bir idari ve adlı soruşturma açılmadı.
Ama 8 Ocak 2020 tarihinde dönemin Milli Piyango Genel Müdürü Muammer Çolak apar topar bir şekilde görevden alındı. Eğer iktidarın iddia ettiği gibi Milli Piyango’da şaibe yoksa neden kurumun müdürü görevden alındı? Ortada izah edilemez bir durum varsa neden kapsamlı bir soruşturma açılmadı.“
Şaibe iddiaları ve Milli Piyango’nun özelleştirilmesi ile ilgili açıklamalarına devam eden Tarhan kâr eden bir kurum olmasına rağmen Milli Piyango’nun özelleştirilmesini eleştirdi:
Kar eden bir kurumun neden özelleştirildiğini anlayamıyoruz. Kamuoyunda yaygın bir şekilde iddia edildiği üzere Doğan Medya Grubu’nu satın aldıktan sonra bu girişimden ciddi ölçüde zarar eden Demirören şirketine zararlarını telafi edebileceği bir alan mı tesis edildi? Dahası kâr eden bir kurumun ihalesine sadece bir şirketin teklif vermesi ihale süreciyle ilgili soru işaretlerini artırıyor.
Şu nokta çok açık ki, Milli Piyango İdaresi’ni devralan yeni yönetiminin fiyat politikası kamu yararıyla bağdaşmıyor. Çünkü Süper Loto’nun bir kolonunun fiyatı 1. 5 Liradan 3 Liraya, tam kolonun fiyatı ise 12 Liradan 18 Liraya çıktı.
Üstelik zamlı tarife Süper Loto’dan ibaret değil. Bu süreçte Şans Topu da zamlandı. Şans Topu’nun kolonu 1 Liradan 2 Liraya, kolonu 1 Lira olan On Numaranın kolon fiyatı 2 Liraya yükseltildi. Bu zamla birlikte On Numaranın tam kolon fiyatı 5 Liradan 10 Liraya çıktı. Ayrıca Sayısal Loto rakamları 90’a kadar yükseltildi ve çekiliş sayısı haftada 3 güne çıkarıldı.
Enflasyon oranının çok üstünde yapılan bu zamlar vatandaşı mağdur edecek nitelikte. Kurumun adının geçmişte şaibelerle anılması ne kadar üzücüyse, bugün de rant kaynağı olarak görülmesi ve asli işlevinden uzaklaşması o kadar üzücü ve düşündürücü.”
2021 yılında CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, SİSAL Şans tarafından düzenlenen Çılgın Sayısal Loto’nun 100. kez devretmesine “Çılgın sayısal loto vatandaşı çıldırtmaya devam ediyor” diyerek tepki göstermişti.
“Çılgın Sayısal Loto’da 100. çekilişte de büyük ikramiyeyi kazanan olmadı” diyen Yavuzyılmaz, Sayısal Loto SİSAL Şans’a devredilmeden önce, Milli Piyango tarafından yapılırken, 2018 ve 2019’da üst üste en fazla 9 kez devrettiğine dikkat çekti. Yavuzyılmaz, “Çılgın Sayısal Loto adı altında vatandaşımız soyulmaya, adeta yolunmaya devam ediliyor” demişti.
Yine CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, 2021 yılında Bursa’daki iki farklı bayide 1 saat arayla farklı makinelerden oynanan Şans Topu sayılarının aynı olmasının 3 milyon 895 bin 584’te bir olduğunu söyleyerek, “Bu garip durum acaba makineler çıkmayacak numaralara mı ayarlı?’ sorusunu getiriyor” diyerek tepki göstermişti.
Sonuç olarak, hem özelleştirmeden önce hem de özelleştirmeden sonra Milli Piyango çekilişleri şaibeli sonuçlar ve durumlar ortaya çıkardı ve ortaya çıkarmaya da devam ediyor.
Burada şaibe iddialarına çok yüzeysel bir şekilde değinmiş olduk. İnternette “Milli Piyango çekilişi şaibeli mi” şeklinde bir arama yapıldığında bugüne kadar yaşanmış skandalların çoğuna ulaşmak mümkün. Ancak bu skandalların hepsi “şaibe iddiası” adı altında dillendirildikten sonra unutuluyor.
Acı olan ise şu: Bu tür kurumları denetleyebilecek kadar bağımsız ve tarafsız devlet kurumlarının ve bürokratların olmaması.